22 Kasım 2007 Perşembe

Tadı Yok

Benim için artık yalan dünyada
Ekmeğin tadı yok aşın tadı yok.
Alparslan Türkeşsiz kalan dünyada
Baharın tadı yok kışın tadı tok.

Onun sağlığında gezerken yurdu
Yüreğim bambaşka şevkle vururdu
O şevki içime o doldururdu
O gitti toprağın taşın tadı yok.

Yok çünkü yerinden oynamış taşlar,
Vefa yok haksızlık çok arkadaşlar
Kuru olmadan da yanıyor yaşlar
Kurunun tadı yok yaşın tadı yok.

O gitti gideli yollar bir tuhaf
Fikirler bir tuhaf diller bir tuhaf
Edirne’den Van’a iller bir tuhaf
Muğla’nın tadı yok Muş’un tadı yok.

Yok gardaş yok artık her yere git bak
Ayaklar baş olmuş başlar da ayak
Konuşursan ihraç, susarsan dayak
Ayağın tadı yok başın tadı yok.

Baskın yemiş gibi yiğitler baskın
Kimi ele kimi bahtına küskün.
Bıçaklar açmıyor ağızlar suskun
Ağızın tadı yok dişin tadı yok.
Yaraladı beni yaran dediğim
Unutuldu rehber Ku’ran dediğim
Hatta ‘Kızıl Elma’ ‘Turan’ dediğim
Hayalin tadı yok düşün tadı yok.

O Türkmen Başbuğ’u olunca mezar
Pazar yeri oldu sevdamız pazar
Yek pare iktidar olsak ne yazar
Dünyayı tuş etsek tuşun tadı yok.

Hesaplar ortaya serilmedikçe
Ve işler ehline verilmedikçe
Bozkurtlar yeniden dirilmedikçe
Arif için artık işin tadı yok.

Hiç yorum yok: